DİYARBAKIR – Diyarbakır merkezli düzenlenen operasyonlarda ev ve işyerlerine düzenlenen baskınla aralarında gazeteci, siyasetçi, avukat ve esnafın da bulunduğu 143’ten fazla kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 47’si tutuklanırken, 86 kişi serbest bırakıldı.
Gözaltı ve tutuklamalara ilişkin sivil toplum kuruluşları, İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Eren Keskin ve Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın katılımıyla Diyarbakır Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde ortak basın açıklaması yaptı. Türk Tabipler Birliği. Keskin, “Bizim Kürt avukat, Kürt sanatçı, Kürt sendikacı olmamızdan rahatsızlar” dedi.
‘BU BAHT HİÇ DEĞİŞMEDİ’
Keskin, “Bugün tutuklu arkadaşlarımız var. Burada genç insan hakları savunucuları da var, biz de 30 yıldır bu mücadelenin içindeyiz. Bu kader hiç değişmedi. Bu bölgede her türlü insan hakları talebi var. Şiddetle bastırıldı. Devlet politikasında bir değişiklik olmadı” dedi. dedi.
Operasyonları “Kürtlerin varlığına yönelik bir operasyon” olarak nitelendiren Keskin, “Kürt avukat olmamızdan, Kürt sanatçı olmamızdan, Kürt sendikacı olmamızdan rahatsızlar. Silahımız yok, neden bizi tutukluyorsunuz, tutukluyorsunuz ve yapıyorsunuz? sesimiz çıkmasın mı Biz sadece barış istiyoruz. Cumhuriyetten sadece barış istiyoruz çünkü barışçıl bir çözüm istiyoruz.” “Biz dört bir yandan baskı altındayız. Bu başka bir devlet politikasıdır, anlamak da çözmek de mümkün değil. Konuşmak isteyeni tutuklamak ne demek? Biz varız, var olmaya devam edeceğiz.” .”
‘KAZANACAĞIMIZ GÜNLER YAKIN’
Keskin’in ardından konuşan TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, gözaltı ve tutuklamaları ‘seçime hazırlık’ olarak değerlendirdi. Fincancı, “Zorla kaybetmelerle ilgili etkin bir soruşturma mekanizması geliştirmemiş olan devlet mekanizması, zorla kaybedilenlerin yakınlarını ve hak mücadelesi verenleri gözaltına alarak çözüm bulmaya çalışıyor” diyen Fincancı, şunları kaydetti: İnsan hakları mücadelesi içinde yer alan tüm halkımızla birlikte bu mücadeleden asla vazgeçmedik ve vazgeçmeyeceğiz de “Barış olmadan, hak ihlalleri ortadan kalkmadan bizim iyi olmamız mümkün değil. Ne kadar çok hak ihlali yaparlarsa, mücadelenin güçlenmesine o kadar katkımız olur. Kazanacağımız günlerin yakın olduğunu söylüyoruz.”
